‘Mart’tan sonra bahar’ türküsü söyleyenler şu sıralar gemiyi azıya almış gidiyor. Sosyal medyada ‘intikam’ çığlıklarının dozu her geçen gün biraz daha artıyor…
Şaşkınlıkla takip ediyorum.
Ne oluyor arkadaş, nedir bu kin?
Daha düne kadar mevcut iktidarı yerden yere vuruyor, şöyle kıyım, böyle zulüm yaptı diye feryat ediyordunuz. Şimdi o iddia ettiğiniz kıyımı, zulmü siz mi yapacaksınız?!
Hani sizler hak, hukuk, adalet istiyordunuz?!
Hani sizin iktidarınızda kimse böyle bir muameleye maruz kalmayacaktı?
Aynı şeyleri yapacaksanız eğer sizin o eleştirdiklerinizden ne farkınız var?..
Seçim sürecinde tüm adaylar herkesten, her kesimden oy istemedi mi?
Herkese, her kesime ‘eşit’ hizmet ve yaklaşım sözü vermedi mi?
Peki bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?
Siz bu söylemlerinizle, yaklaşımınızla göreve gelmiş başkanları zor durumda bırakmış olmuyor musunuz?
Ne yapsın şimdi başkanlar?
İşi, gücü, hizmeti, yatırımı bir tarafa bırakıp sizin intikam arzularınızı mı tatmin etsin?
Siz istiyorsunuz diye kıyım mı yapsın?
Kutuplaşma daha keskinleşsin, düşmanlıklar daha mı artsın?
Sokakta insanlar birbirini mi boğazlasın?
Devlet, millet düşmanlarının ekmeğine yağ mı sürelim?
Bunu mu istiyorsunuz ey sosyal medya silahşörleri…
Sahi siz kimsiniz?
Kimin uşağı, kimin piyonusunuz?
Kime/kimlere hizmet ediyorsunuz?
Seçimin üzerinden 48 saatten fazla geçti, bakıyorum biri çıkıp da ‘yahu seçim bitti tamam da bundan sonra ne olacak? Antalya’da neler değişecek? Mevcut hizmet ve yatırımlar devam edecek mi? Yenileri eklenecek mi ?’ diye sormuyor. Varsa yoksa intikam. ‘Filan belediyedekiler bekleyin geliyoruz hesabınızı görmeye’, ‘Falan belediyedekiler pılınızı pırtınızı toplayın geliyoruz’ yaygaraları…
Ondan sonra kalkıp, ‘Mart’tan sonra bahar’ türküsünü çığırıyorsunuz.
Valla ne yalan söyleyeyim. Hiç inandırıcı, hiç samimi gelmiyor. Tamam kabul ediyorum, kimsenin elinde sihirli değnek yok. Sorunlar öyle bir anda ortadan kalkmaz. Ancak hiç olmazsa söylemlerinizde bahar iklimi yaratın da sloganınız havada kalmasın…