Dünyanın en büyük kruvaziyer şirketlerinden biri olan Carnival, Türkiye için planlanan bir geminin rotasını değiştirdiğini açıkladı. Carnival’in en büyük gemisi olarak 1 Mayıs’ta İtalya’nın Trieste limanından kalkıp hayatının ilk sezonuna başlayacak olan Carnival Vista, ilk seyahat olarak planlanan İzmir yerine Atina ve Girit’e gidecek…
Firma bu kararı ABD Dışişleri Bakanlığı sayılan ‘State Department’ tarafından açıklanan ‘seyahat uyarısı’nı dikkate alarak yapmış…
Yani ABD istihbaratı ‘zinhar Türkiye’ye gitmeyin’ demiş…
Hani bunlar dostlarımız ya…
İzmir yerine Atina ve Girit´e daha çok zaman ayıracak olan Carnival Vista, yolcularına bu iki destinasyonu daha uzun gezme fırsatını sunacağını açıklarken denizde fazladan geçirilecek bir günü de bonus olarak eklemiş…
Türk turizminin bana göre tek gerçek neferi Hüseyin Baraner, sosyal medyadan bu ‘can sıkıcı’ gelişmeyi duyururken, kruvaziyer gemisinin bu rota değişikliğinin ülkemizin hem yurtdışı bankalar nezdinde, hem yatırım fonları nezdinde itibarını ve reytingi düşürdüğüne dikkat çekiyor. Baraner büyük kruvaziyer şirketlerinin CIA güvenlik raporlarına göre bu tür kararlar aldığını vurgularken de, “Türkiye’nin ilgili güvenlik birimlerinin çok acele Amerikan birimleri ile bir değerlendirme yapma mecburiyeti vardır” diyor.
Özetle; Türk turizminde sınır ihlali yapan Rus uçağını düşürülmesi sonrası patlak veren kriz her geçen gün biraz daha büyüyor. Dünyanın önemli destinasyonlarından biri olan ülkemizde yaşanan kriz rakip ülkelerin ekmeğine de yağ sürüyor haliyle.
Bunlardan biri Mısır. Özellikle Haziran ayından itibaren Avrupa´daki seyahat acentelerinde Mısır için yapılan rezervasyonlarda ciddi bir artış söz konusu. Bu kendiliğinden oluşan artışa rağmen Mısır’lı yetkililer de boş durmuyor. Örneğin Mısır Turizm Bakanlığı ‘6 x 6 Tourism İmpact Planı’nı devreye soktu. Toplam 6 maddeden oluşan plana göre; Dünyadaki tüm turizm şirketleri ile sıkı işbirliği yapılacak, devlet havayolları Egypt Air yeni hatlar açıp çeşitli şehirlerden Mısır tatil destinasyonlarına direkt uçuş başlatacak. Bunun yanı sıra yenilenme ve gençleşme yatırımlarına hız verilecek, turizmde yeni fikirlere ve projelere teşvik sağlanacak. Hizmet ve kalite altyapısı sağlamlaştırılıp en yüksek seviyeye çekilecek. Turizmde yabancı sermayenin Mısır´a getirilebilmesi için uluslar arası lobi faaliyetleri yürütülecek ve yurtdışında turizm yatırım zirveleri organize edilecek. Eko turizmi canlandırılacak, ulaşımda ve konaklamada sürdürülebilir ve doğa dostu uygulamaların önü açılacak…
Görüldüğü gibi Mısır, ‘zaten turist akıyor’ deyip yan gelip yatmıyor, aksine bu akışı daha da hızlandırmak için hamle yapıyor.
Ya bizde ?!
Her şey iyi giderken, turizmde sayısal anlamda rekor üstüne rekor kırılırken eksikleri gidermeyi düşünmeyen, geleceğe yönelik adım atmayan sektör, beklenmedik bir durumla karşılaştığında işte böyle mabadının üstüne oturup kalıyor.
Hep söyledim/söylüyorum; Turizmde de, tarımda da ‘her türlü’ duruma karşı yedek planlar olmalı. Oysa bizde bırakın yedeği asıl plan bile yok.