İnsanın yüzü kalbinin aynasıdır derler. Yanlış anlaşılmasın, yüzden kastettiğim güzellik veya çirkinlik değil. Baktığınızda sizde bıraktığı intibadan söz ediyorum.
ABD’nin kafadan birkaç tahtası eksik Başkanı Trump’ı ilk gördüğümde bende uyanan intiba tıpkı yukarıda vurguladığım gibiydi.
Güven vermeyen fır fırıldak gözler ve son derece itici bir tebessüm…
Nitekim çok geçmeden bende oluşturduğu bu olumsuz intibayı destekler tavırlarını birbiri ardına sergilemeye başladı. Bugün tüm dünya, hatta kendi halkının büyük bölümü dahi sevmiyor, nefret ediyor. Çünkü bir dediği ötekini tutmuyor. Her tavrı, hareketi yapay, itici…
Örneğin Obama döneminde İran ile yapılan nükleer anlaşmadan çekildiklerini açıklarken, “Nükleer anlaşmaya izin verirsem Ortadoğu’da silahlanma yaşanacak” derken, 15 Mayıs 2018’de Tel Aviv’deki ABD Büyükelçiliği’ni Kudüs’e taşıyarak Ortadoğu’da bombanın fitilini ateşleyen de yine Trump’tı. Ortadoğu’yu adeta ‘silah deposu’ haline dönüştüren, PYD, YPG ve PKK başta olmak üzere neredeyse tüm terör örgütlerine milyonlarca silahı bedava dağıtan da yine oydu.
Bundan iki yıl önce 15 Temmuz 2016’da Türkiye’nin yaşadığı en büyük travmalardan biri olan darbe girişiminin perde arkasında da eminim ki yine ABD, yani Trump vardı. Evet FETÖCÜ denilen hain şebekenin işiydi ama bu hainler güruhunun başı olan Fethullah Gülen denilen ucubeyi koynunda barındıran, tüm taleplere rağmen iade etmeyen Trump değil mi?
Dünyanın başına bela olan bu şeytan kılıklı herif şimdilerde ise her yolu deneyip başaramadığını Türkiye’ye karşı başlattığı ekonomik savaşla başarmaya çalışıyor. Çeşitli manipülasyonlarla, girişimlerle döviz kurlarını zıplatan Trump, yeni dünyanın star ülkelerinden biri haline gelen ve emperyalist hedeflerinin karşısında potansiyel tehdit olarak gördüğü Türkiye’ye ekonomik suikast düzenliyor. Amaç belli. Ekonomik kriz tavan yapsın, insanlar sokağa dökülsün, son yıllarda istikrarlı bir şekilde büyüyen Türkiye ekonomisi çöksün…
Avucunu yalayacak haberi yok…
Avucunu yalayacak çünkü Türkiye insanını tanımıyor. Bu ülke insanının zorluklar, darlıklar karşısında, hele de konu vatan ise her birinin nasıl birer kahramanlık abidesi olduğunu bilmiyor. Belli ki, bu milletin 15 Temmuz’da ortaya koyduğu dünyaya örnek direniş de bir fikir vermemiş Trump efendiye…
İşte canlı örnek ortada. Dolar 7 liraya dayandı, içimizdeki ABD işbirlikçisi hainler sosyal medya aracılığıyla ‘battık, mahvolduk’ türküleri çığırıyor ama ne sokağa çıkan, ne baş kaldıran var. Aksine, ‘vatanımız için canımız feda’ haykırışları yükseliyor yurdun her tarafından. Ekranlarda her gün görüyoruz, bir aylık maaşını bağışlamak isteyenleri, elinde avucunda döviz ne varsa bozdurmak için sıraya girenleri…
İş dünyası elindeki büyük meblağ dolarları bozduruyor, iktidara destek çağrıları yapıyor. Bakın, seçimlerde iktidara karşı kıyasıya mücadele veren muhalefet dahi, bu dış kaynaklı saldırı karşısında birlik beraberlik çağrısı yapıyor, destek veriyor.
Biz buyuz işte.
Böyle bir milletiz.
İçerde birbirimizi yesek dahi ülkemize yönelik bir dış tehdit bizi anında tek yumruk yapıyor. Çünkü bizim için mevzubahis vatansa gerisi teferruattır…
Bu da böyle biline…