Çok konuşuldu, tartışıldı, olurdu, olmazdı denildi ama sonunda Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi önceki gün Recep Tayyip Erdoğan’ın yemin etmesiyle birlikte başladı…
Türkiye’nin yeni sistemdeki ilk Cumhurbaşkanı, daha doğrusu ilk ‘Başkanı’ yemin töreninin ardından ilk kabineyi de açıkladı. Tüm Türkiye gibi biz de açıklamanın yapılacağı anı kaçırmamak için ekran başına kilitlendik dakikalarca. Kabinede senelerdir tanıdığımız, aşina olduğumuz isimlerin dışında yeni isimler beklentimiz hayli yüksekti.
Nitekim öyle de oldu…
Yeni kabinede TBMM’den 4 isim dışında kimse yok. Bizim açımızdan sevindirici yanı, bu isimler arasında Mevlüt Çavuşoğlu’nun olması…
Son derece başarılı bir Dışişleri Bakanlığı süreci geçiren Çavuşoğlu’nun bu görevi yeni kabinede de devam ettirecek olması Antalya adına da ülke adına da sevindirici.
Kabinedeki yeni isimler arasında Antalya ile bağlantılı birisi daha var ki, o da Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy…
Mehmet Ersoy, Antalya’da yatırımları bulunan, turizmi, hele de Antalya turizmini yakından bilen/tanıyan birisi. Dolayısıyla yıllardır süren ‘Turizm Bakanı bu kentten olmalı’ yolundaki talep ve temennileri karşılayacak bir isim olarak düşünülebilir…
Diğer bakanlıklar da genellikle alanında işinin ehli, teknokrat isimlerden oluşuyor ki bu da son derece olumlu…
Tabi yeni sistemde mesele sadece kabineyle bitmiyor. Tüm bakanlıkları ilgilendiren konularda faaliyet yürütecek ve doğrudan Cumhurbaşkanı’na yani Erdoğan'a bağlı Finans Ofisi, İnsan Kaynakları Ofisi, Dijital Dönüşüm Ofisi ve Yatırım Ofisi olacak. Yatırım Ofisi ile büyük yatırımlar desteklenerek yatırımcıların önü açılacak. Finans Ofisi ile İstanbul Dünya Finans Merkezi Projesi yürütülecek. Dijital Dönüşüm Ofisi ile devlet dijitalleşecek ve evraklar azalacak. Büyük veri analizi ve yapay zeka uygulamalarıyla yönetim yükü hafifleyecek, bürokrasi azalacak ve devlet hızlanacak. İnsan Kaynakları Ofisi ile de yeteneklerin keşfi sağlanacak ve kamunun performansı artırılacak.
Hedeflenenler böyle…
Ayrıca yine yeni sistemde bilimden, sağlık ve gıda politikalarına kadar stratejik ve uzun vadeli vizyonlar geliştirecek 9 kurul oluşturulacak. Yerel Yönetim Politikaları, Sosyal Politikalar, Sağlık ve Gıda Politikaları, Kültür ve Sanat Politikaları, Hukuk Politikaları, Güvenlik ve Dış Politikalar, Ekonomi Politikaları, Eğitim ve Öğretim Politikaları, Bilim, Teknoloji ve Yenilik Politikaları Kurulu adı verilen bu kurullar sorumluluk alanlarında politika üretecek. Bakanlıklar doğrudan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bağlı olacak bu kurulların ürettiği politikalar çerçevesinde işlevini sürdürecek. Yani özetle söylemek gerekirse, yol haritasını bu kurullar belirleyecek, Cumhurbaşkanı onaylayacak, Bakanlar da icra edecek. Dolayısıyla bu kurullarda ve yukarıda bahsettiğimiz ofislerde görev verilecek isimler de en az bakanlar, hatta belki bakanlardan bile daha fazla önem taşıyor. Buralara yapılacak görevlendirmelerin de yine ehil sahibi olmaları, yeni sistemin başarısında kilit rol oynayacak.
Hep üzerinde durduğumuz, ısrarla vurguladığımız bir şey var; Sistemler değişebilir, teknolojiler, binalar değişebilir. Ancak asıl devrim bunları kullanacak insanların mantalitesinin değiştirilebilmesidir…
Yani insanı değiştiremezseniz başarı şansınız olmaz.
Temennimiz, yeni yönetim sisteminin böyle bir zafiyete uğramaması…