Önceki gün, “Toplu ulaşımda yaşanan ve yaşatılan sıkıntılar..” başlığıyla yazdığım yazıda şunları belirtmiştim:
1- Ahmet Yaylacı’nın, “gece vakti para yüklü olduğu halde kartı çekmiyor diye kızımı otobüsten indirdi” diyerek, toplu ulaşım şoföründen şikayetini..
2- Sosyal medyada paylaşılan bu şikayetle ilgili vatandaş görüşlerini..
3- Bebek arabalarının toplu ulaşım araçlarına niye alınmadığını..
Bu yazımla ilgili olarak Antalya Ulaşım AŞ Genel Müdürü Mesut Değer telefonla aradı, bilgi verdi..
Antalya Otobüsçüler Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Yasin Arslan ile bir toplu taşıma esnafı da yazdığım yazıya yorum yaparak içlerini döktü..
Bugün sözü onlara bırakacağım..
“Farklı bir pencereden bakmak” her zaman iyidir..
…
KIZI İNDİREN ŞOFÖR GİTTİ
Akşama doğru Ulaşım AŞ Genel Müdürü Mesut Değer aradı..
“Kızı araçtan indirilen Ahmet Yaylacı’ya nasıl ulaşabilirim? Hem o şoförün işine son verildiğini bildireceğim, hem de kendisinden özür dileyeceğim” dedi..
Hatırlarsanız;
Bir halk otobüsü sürücüsü; işinden çıkıp 21.30 sıralarında otobüse binen, ama sabah kartından para çeken, para yüklü olduğu akşam çekmeyen alet yüzünden genç kızı bir sonraki durakta, “kart okumuyorsa benim suçum değil” diyerek indirmişti..
Mesut Değer, bir daha böyle bir sorun yaşanmaması için ne gerekiyorsa yapacaklarını da sözlerine ekledi..
Ahmet Yaylacı’ya da sanırım ulaşmışlardır..
…
ARSLAN’DAN ÖNEMLİ BİLGİLER
Antalya Otobüsçüler Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Yasin Arslan, şunları yazmış:
“Yolcu indirilmesi tasvip ettiğim bir olay değil..
Ama, biz bir kamu görevi yaparken her kartında ücret olmayanı ücretsiz taşımamız beklenemez..
Kaldı ki; 20 ila 25 kalem ücretsiz kart tipi taşımaktayız..
Günlük %15 üzeri ücretsiz taşıma %50 indirimli öğretmen-öğrenci derken, geriye bir şey kalmıyor..
Antalya’da 560 otobüs var, günlük taşıması gereken minimum 500 bin, maksimum 600 bin yolcu..
Günlük taşınan yolcu sayısı ise 300 bin, yani yarı kapasite ile taşıma yapmaktayız..
Hesaplarımıza 28.000 TL hak ediş yatmakta, 33.000 TL giderimiz var..
Bunlar net bilgidir..
Önümüzdeki süreçte Varsak’tan tramvay yapımı ile yolcu sayısı 200-250 bin seviyesine inecek..
Yani yeni araca ihtiyaç olmadığı gibi, bu defa ‘bu kadar otobüsle trafiği sıkıştırıyorsun’ denilecek..
Bütün araçlarımız, anlık 6 adet kamera ile izlenmekte, araç takibi ile yolcuya online bilgilendirme yapılmakta, telefon ile bilgi verilmekte, araçta bir şey kayıp ettiğiniz anda kart numaranızdan hangi araca bindiğiniz bulunabilmektedir..
Şoförlerimizin elbette hataları olmuştur ve olacaktır..
Ama, şikayetler kamera ve ses kayıtları ile izlenip hatalı olan şoförlerinize anında Ulaşım Dairesi tarafından 7gün ila 365 gün arasında cezai işlem uygulanmaktadır..
Şu an pik saatlerde dahi durakta bekleme dakikaları minimum seviyeye indirilmiş olup, taşınamayan vatandaşımız yoktur..”
…
UYUŞTURUCU TESTİ VE EĞİTİM
Yasin Arslan, “burada bir bilgiyi de ilk kez size aktarıyorum” diyerek, sürücülerin kontrol ve eğitimi ile ilgili şunları söyledi:
“Otobüs şoförlerimizin hepsine ‘uyuşturucu testi’ yapıldı..
Bunlar periyodik bir şekilde devam edecek..
Ama daha önemlisi, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Ünal’ın katkılarıyla şoförlerimize her yıl iki veya üç kez ‘öfke kontrolü ile iletişim’ eğitimi verilecek..
Böylece vatandaşla ilişkilerimiz daha akılcı ve güzel olacak..”
…
“ARACIN ŞOFÖRÜ DE İNSAN”
Adı, Mehmet Mavunacıoğlu..
Bir toplu taşıma esnafı..
“Bir de bize kulak verin” anlamında şunları söylemiş:
…
“Bizzat direksiyonda çalışan bir esnaf olarak, ‘araçtan indirme” olayını kınıyorum..
Bu kabul edilebilecek bir şey değil, benim de bir kızım var ve üniversite öğrencisi..
Ancak Antalya'nın değerli basın mensuplarına sesleniyorum..
Bir tanesi bir gün, ama tam bir gün herhangi bir otobüs ile sabah 05.30’dan gece 24.00’e kadar şoför arkadaşın yanında gidip geldimi, vatandaş ile muhatap oldumu,‘sizin ne sorununuz var’ diye sordumu, ‘bir gün otobüsçü olsam, bu adamlar nasıl yapıyor bu işi’ diye düşündü mü?
Şoföre eşinin, kızının, oğlunun canını ve namusunu teslim ettiği ve hayvan gibi davranıldığı için "BU ARACIN ŞOFÖRÜ İNSAN " diye yazılsın bence..
Değerli gazeteci abilerim, ablalarım lütfen ön yargılı davranmayın bizlere..
Konuya birde buradan bakın..
Bizler Türkiye'de 25 kalem Türk vatandaşını ücretsiz taşırken Fırıncı, Pazarcı, Konfeksiyoncu, vb. esnaf topluluğunun hangisi bırakın 25 kalemi bir tek kalemi ücretsiz veriyor?
Lütfen üzerimizdeki yükü, baskıyı, stresi, moral bozukluğunu anlayın ve bakmakla yükümlü bir ailemiz olduğunu unutmayın..
Ve lütfen bu esnaf topluluğuna ön yargılı olmayın..”
…
SAYGI VE HOŞGÖRÜ ÇÖZER
4 kişilik bir ailede bile inanılmaz tartışmalar yaşanırken..
Her gün yüzbinlerce kişinin taşındığı toplu ulaşımda, insanlar ve görevliler arasında zaman zaman sorun yaşanmasını da/tartışma olmasını da normal karşılamak gerek..
Tabii ki sorun çıkmasın, tartışma olmasın..
Ama, “insan” olan her yerde bunlar olur ve olacaktır..
Önemli olan karşılıklı saygı ve hoşgörü ile bunların üstesinden gelebilmektir..
Bugün de toplu ulaşımcıları dinlediniz..
Değerlendirmeyi sizlere bırakıyorum..