Genel seçimleri geride bıraktığımız şu günlerde politikada nabız durmuyor…
Parti içi hesaplaşmalar ve değişim sesleri de yükseliyor. Özellikle CHP ve İyi Parti kanadı oldukça hareketli..
2024'te yapılacak yerel seçimler için şimdiden tartışmalar başladı…
Millet İttifakı’nın büyük ortağı olan İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in, ”Aday belirleme sırası bizde” şeklinde söylemi gündeme düştü.. Doğruluğunu bilemem ama, ’ateş olmayan yerden duman tütmez’ der atalarımız..
Akşener’in özellikle büyükşehirleri almak istediği söyleniyor.. İyi de daha kısa süre önce genel seçimlerde aldıkları oy oranları ortada. Üstelik sosyal medyayı dahi neredeyse hiç kullanamayan ve çalışmaktan aciz il ve ilçe yönetimleri varken bu iş nasıl olacak?
Yönetimler şu anda geyik muhabbeti toplantılar yapıp, kendi gönüllerini hoş tutuyorlar…
Bu yönetimlerin aday belirleme kriterleri ne olacak, o da ayrı ve önemli bir konu.
Parası çok olan ve çok para dağıtan mı aday olacak?
Halihazırdaki İyi Parti yönetimleriyle yerel seçimlerde başarı beklenmesi, bence hayalden öte bir şey olmayacaktır. Mümkün değil.. Bunun aksini söyleyenin ya şahsi çıkarı vardır ya da partiye İYİ bakmıyordur.
Genel seçimlerde sonuçlar ortadayken, yönetimlerin sil baştan değişmesi gerekir. Taze kan ve yeni heyecan her zaman artı getirir. Yerel seçimlerde alınacak olan bir başarısızlık daha İYİ Parti’yi tabela partisi konumuna getirir…
Çok ilginçtir ki parti yönetimleri hala seçim değerlendirmesi yapıp kamuoyuna, ‘biz başarısız olduk’ şeklinde bir açıklama yapıp sorumluluğu üzerlerine almadılar…
Sanırım kendilerinin yerlerinin doldurulamayacağını zannediyorlar. Sonuç net olarak ortadayken şayet böyle düşünüyorlarsa, egoları tavan yapmış demektir..
Siyasette başarısızlığın bedeli toplu istifadır. Bunun ötesi yoktur. Dünyada işler böyle yürüyor ancak bizdeki durum tam tersi.
Sözün özü şu; başarısız oldun çekileceksin, diretirsen hem siyasi hayatına hem de partine zarar verirsin.