Güzelim dünyayı biz insanlar gün gün bozmaya, elimizden geldiğince siyaha boyamaya, bile bile kirletmeye, onun ayarlarıyla oynamaya ve üzerinde yaşayan canlıları öldürmeye devam etmekteyiz. Dünyayı yaşanmaz kılma konusunda da hepimiz sorumluyuz. Bir taraf, bir cemaat, bir ırk, bir devlet tek başına sorumlu değildir. Kavga ya da savaş meydandaysa kavganın yahut savaşın tarafları birlikte sorumluluk sahibi kabul edilmelidir. Ateş var ki duman çıkmaktadır. Sıkıntı vuku bulmuş ki gürültünün sesi sürekli yükselmektedir. Ve bu ateş ve bu gürültü insanlar yüzünden çıkmaktadır. İnsanların öznelliği ön planda olduğu için olayların bütünlüğünde insan vardır.
Ki zaten dünyayı karamsarlığa sevk eden, cehenneme çeviren biz bütün insanlarız. Kimimiz bunda doğrudan etkeniz, kimimiz dolaylı. Kimimiz birebir katılanız, kimimiz suskunluğa gömüleniz. Ancak bir kötü olayda, bir nahoş durumda, bir katliamda sebep biz tüm insanlarız. Yoldur adresin iskeleti. Vicdandır insanın mayası. Sonuçtur karne. Adrese varmak için yolu, insanın mayasını korumak için vicdanı ve her sınıfta karnenin sonucunu önemsemek gerek. O yüzden hatice ile birlikte netice de önemli olmalıdır.
Ve hangi durumun neticesine bakılırsa neden insan veya insanlar çıkacaktır. İnsanlardır hak yiyen, duygu sömüren, tabiatı çöplük haline getiren, göz çıkaran, kuyu kazan, adam satan, zorbalık yapan, kötülükten beslenen, sinsi hareket eden, kırıcı konuşan, şeytana pabucu ters giydiren, canavarlaşan ve nihayetinde insanlıktan çıkan.
İnsanlardır göründüğü gibi olmayan, olduğu gibi davranmayan. İnsanlardır sözünden cayan, söylediklerini inkâr eden, komşusunun ne vaziyette olduğunu görmeyen, sevdiklerini üzen, dostunu ihmal eden, menfaat peşinde koşan, yoldaşını yarı yolda bırakan, nefsine daima uyan.
İnsanlardır olup biten her şeyin müsebbibi. İnsanlardır hem cinsine eziyet eden, yaşama tutkunları hayattan soğutan, birbirine kenetli sevenleri ayıran, huzurlu olanları mutsuz eden, gereği yokken huzursuzluk çıkaran, canların yaşamına kast eden.
İnsanların sorumsuzluğu ve toprağa ve mala olan aç gözlülüğü sebebiyle nice can öldürülüyor, milyonlar yaralanıyor. Bu sorumsuzluktan nasibini çocuklar ve kadınlar, özellikle masum insanlar almaktadır maalesef.
