Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, bu şehrin beş yılını yedi, doymadı. Yaklaşık bir aydır yaptıklarıyla da, partisini tamamen bitiriyor. Farkında mı değil diyeceğim ama bir profesörün bu kadar saf olduğuna nasıl inanayım? Kendisi değil mi “Hocanın bir bildiği var” diyen. Vardır o zaman bir bildiği, ne diyeyim.
Hocamız “Bir bildiğim var” diyerek sokakları gezsin. Ben bir gazeteci olarak görevimi yapıp, kendi bildiklerimi ve gördüklerimi yazayım.
Şubat ayına gelene kadar CHP’nin bu şehirde tek bir handikapı vardı. O da, halk tarafından son derece başarısız bir beş yılı geride bıraktığı kabak gibi ortada olan Mustafa Akaydın’ın yeniden aday gösterilmesiydi. CHP buna rağmen seçim gününe kadar herkesin ortak fikri olarak, iki favoriden biriydi. Derken Muratpaşa Belediyesi için Süleyman Evcilmen’in, Konyaaltı Belediyesi için de Muhittin Böcek’in aday olmasına kesin gözüyle bakan gerek parti içerisinde, gerek partinin dışındaki çoğunluk BÜYÜK BİR ŞOK yaşadı. Muhittin Böcek direkten dönerek tekrar aday olurken, Evcilmen aday yapılmadı. Üstelik o Evcilmen’in elleri bir ay önce İl Başkanı Devrim Kök tarafından “Kesin adayımız” diyerek havaya kaldırılmıştı.
Kıyamet işte bu nedenle koptu. Sanırım Evcilmen’e tezgah kuranlar, o tezgahı da aday olabilmenin son günlerine kadar sürdürürken, “Artık tarih olur” diye düşündü. Bugün kamuoyunda taraflı, tarafsız herkesin kabul ettiği bir onur mücadelesi başlatacağını hesap edemedi. Evcilmen’in olmadığı bir Muratpaşa’da, “Odunu koysak seçimi alırız” lafları bizzat Akaydın ve Kök tarafından ifade edildi. İstifa eden herkes bunu dile getirdi.
Peki ne oldu?
Akaydın belki görmüyor. Ben gördüklerimi, yaşananları kısaca hatırlatayım da, bir parti nasıl yerlebir edildi siz karar verin. Önce Evcilmen yanında binlerce kişi ile ayrılıp, DSP’den adaylığını ilan etti. Düzenlediği toplantıya salon içerisinde ve dışında katılımcı sayısı üç bin olarak ifade edildi. Bu ilk tepki CHP tarafından ciddiye alınmadı. Onlara göre “odun bile konulsa” seçim yine alınırdı. Ancak benim daha o gün görüp, yazdığım, yazdığım için de “Ne olacak. Yandaş basın değil mi?” denilerek ciddiye alınmayan asıl mesele boy göstermeye başladı.
Tepki o üç bin ile sınırlı değildi. Tepki sadece Muratpaşa ile de sınırlı değildi. İlk olarak Alevi yurttaşlar adına sekiz dernek ortak bir açıklama yaparak, “CHP’ye oy yok” dedi. Hatırlatayım. Antalya’da yaşayan Alevi yurttaş sayısı 300 bin civarındadır. Birkaç gün sonra bu sefer yıllardır parti içerisinde mücadele veren Kürt kökenli CHP’liler istifa etmeye başladı ki edenler arasında 10 belediye meclisi aday adayı da vardı. Çoğunluğu Kepez bölgesindendi. Onlardan sonra CHP’nin Muratpaşa Belediye Meclis üyelerinden üçü istifasını açıkladı. Sonra CHP’nin çok önemli sayıda gençleri, mahalle temsilcileri, kadınları birbiri ardına gruplar halinde istifalarını açıkladı. Dün de aralarında iki de il başkan yardımcısının bulunduğu tam 500 CHP’li partisi ile yollarını ayırdı. Yazın bir kenara ve bekleyin. Yakında yeni istifalar da gündeme gelecek.
Ne olacak bu CHP’nin hali?
Ne olabilirki yahu. Akaydın hocamızın bir bildiği var. Merak etmeyin.