Biz insanlar daima isteyen, her zaman talep eden tarafta oluruz. İsteklerimizin sonu gelmez. Düşlerimizin sesi kısılmaz. Bir isteğimiz olur gözümüz ikincisinde olur, iki olur canımız daha fazlasını arzu eder. Bu şekilde bir tatminsizlik zinciri meydana gelir ve bu durum bizi doyumsuzluğa götürür. Hâliyle ellimizdekileri az görürüz, çevremizdeki güzelliklerinin farkına varmayız.
Hayat memat konusunda biz insanlar çok şey isteriz ancak isteklerimizin birkaçına sahip oluruz. İsteklerimizin çoğu havada kalır. Çoğu şey içimizde kalır.
Yıldan yıla biz insanlar birçok mevkiye gelmek isteriz ancak birkaç koltuğa oturma şansı elde ederiz. Diğer koltuklara oturmada bizden önce davranan olur. Bizden önce bu mevkilere hak ederek gelen olur.
Biz insanlar her şeyimiz bir an önce olsun isteriz ancak birkaçı ellerimizden öper. Yapacaklarımızın azı uygulamada kendine yer bulur. Diğerlerinin esamesi bile okunmaz.
Biz insanlar birçok zenginlik hayali kurarız ancak birkaçımız aklını kullanıp köşeyi döner. Geriye kalanlarımız zengin olma derdi çekmeye devam eder.
Biz insanlar birçok kitap okumak isteriz ancak ömrümüz birkaçına yeter.
Özetle toparlamak gerekirse birçok şey isterken birkaçına razı kalırız. Çünkü gücümüz ve irademiz sınırlıdır. Bu gerçek, elimizi ve ayağımızı yaşam boyu bağlar.