Şu CHP’li siyaset erbabı gerçekten bir alem…
Seçim dönemi geldiğinde ortalık toz-duman oluyor…
Hele gündemde yerel seçim varsa of of of…
Sormayın gitsin…
Etraf aday adayı bolluğundan geçilmiyor…
Ve hepsi de “işi bitirmiş…”
Ama yine de gazetecilerin yakasından düşmüyorlar…
Ya abi, iki kelime de benim için yazsana. Gerçi yazmasan da olur, ben işi bitirdim…
Allah, Allah… ne ara bitirdin işini. Kimi devreye soktun?
Hani şu falan milletvekili var ya onun liseden arkadaşı ile birlikte yanına gittik. Kafana takma sen adaysın dedi…
İyi, güzel de o milletvekili Kılıçdaroğlu’nun ekibinde değil miydi? Ne ara değişimci olmuş?
!!??
Uykunun dumanlı havasının yavaşça sardığı saatlerde çalan telefonla yerimde zıpladım.
Yine bir aday adayı…
Alo… hayırdır ya bu saatte…
Ya abi kusura bakma. Siyaset işte. Bir gelişme oldu hemen seni aradım belki haber yaparsın diye…
Hemen yatar vaziyetten oturur duruma geçip sordum…
Hayırdır, neyin gelişmesi bu?
Abi, hani geçen dönem genel başkan yardımcısı falan vardı ya, onunla yemekteydim Ankara’da… uzun, uzun sohbet ettik ve beni çok beğendi. Adaylığım için bana garanti verdi…
Ya hu o adam Kılıçdaroğlu’nun ekibinde değil miydi? Sana nasıl garanti veriyor?
Abi, sen bakma eskiye şimdi değişimci oldu…
İnnallahıma sabirin…
Telefonu artık kapatıp yatıyorum…
Bütün aday adayları işi garantilemiş ve hepsi de “aday(!)…”
Ya hu artık adaysanız ne diye gazetecileri arayıp durursunuz?
***
Delikanlı eve gelir ve anasına şöyle der…
“Ana ben umreye gideceğim, hazırlıklarımı yapın”
Anası hemen atlar, “Ben de geleceğim…”
Kaynana durur mu “eh bari ben de geleyim…”
Eee… ana, kaynana gidecekse karısı durur mu? O da atlar ve geleceğini söyler…
Üç kadını yanına alan delikanlı Kabe’nin kapısına geldiğinde duaya başlar…
Kadınlar gördükleri manzara karşısında titrerler ve huşu içinde ellerini açarak Allah’tan af dilerler…
Anası, “Allahım, kocamı bir sefer aldattım beni affet” der…
Kaynanası, “Allahım, ben de kocamı birkaç kere aldattım beni affet” der
Karısı, duramaz o da günahını söyler.
“Allahım, çok utanıyorum ama sütçü ile bir sefer kırıştırdım, beni affet” der…
Bütün bu günahları duyan delikanlı ellerini en yüksek seviyeye kaldırarak şöyle der;
“Allahım, bu üç …....... huzuruna getirdiğim için ne olursun beni affet….”
Mehmet Talay sen gerçekten bir harikasın . CHP çok güzel tahlil etmişsin .Şu solcuların haline bakar mısın?