Gerçekten insanlar kent içi ulaşımda büyük sıkıntılarla karşı karşıya…
Geçen hafta kayınvalidem bizdeydi.
Gideceği zaman 75 metre uzaktaki otobüs durağına geçti ve ototbüs beklemeye başladı.
Aradan yaklaşık 2 saat geçtikten sonra eve gidip gitmediğini öğrenmek için aradığımızda halen durakta olduğunu, otobüsün gelmediğini söyledi.
Sonraki gün durakları dolaşıp otobüs bekleyen insanlarla kısa söyleşiler yaparak toplu ulaşımın durumunu yerinde tespit ettim.
Bir saattir duraktayım. Hala otobüs gelmedi ve ne zaman geleceği belli değil…
Vallahi beyim, bıktık artık. Yazın sıcakta, kışın yağmurda perişanız…
Paramız yok taksiye binelim. Otobüs bekleriz gelmez. Ne yapacağımızı bilmiyoruz artık.
Her gün bu işkenceyi çekmekten usandık artık. Bu şehirde belediye yok mu? Vali yok mu? Neden otobüsleri fazlalaştırıp bu zulüme son vermezler…
Geçen gün bu durakta bir yaşlı teyze vardı. Sıcakta beklerken bayıldı. Ambulans çağırdık. Kadıncağız gideceği yer yerine hastaneye gitti.
Pazar alış-verişinden sonra otobüs beklemek, pazarı bu sıcakta dolaşmaktan daha zor.
Bu şikayetler en hafifi…
Küfür edeni mi istersiniz, isyan edeni mi istersiniz, peş peşe şikayet dilekçeleri verenleri mi istersiniz…
Bu şehir artık büyük bir metropol…
Her geçen gün nüfus artıyor ve insanların toplu ulaşım talepleri de beraberinde artıyor.
İnsanların kent hakkı var.
Ve bu kentte hayatını kolaylaştıracak önlemlerin alınmasını istemeleri en doğal hakları ama ne yazık ki toplu ulaşımda bırakın rahat, konforlu ulaşmayı zamanında gelecek bir otobüsle sıkış-tıkış gitmeye bile razılar.
Kısa sürede bazı önlemlerin alınması için Vali müdahale etmeli.
Sayın Ersin Yazıcı, Kocaeli’nde Büyükşehir Genel Sekreterliği yapmış birisi…
Yani belediyeciliği ve toplu ulaşım meselelerini yakından biliyor.
Antalya’nın kent içi toplu ulaşım sorunlarını çok yakından bildiğine eminim.
Ve bu sorunların kalıcı bir şekilde çözümlenmesinin Büyükşehir Belediyesinin imkan ve gücünü aştığını da iyi biliyor.
Bu konu artık siyasetler üstü hale gelmiştir…
“Bu nedenle kendisinin başkanlığında Büyükşehir Belediyesi ile konuyla doğrudan ilişkili olan kurumları toplamalı ve kısa vadeli çözümlerin üretilmesi ve uygulanması için gereken tedbirlerin alınmasını sağlamalıdır.”
Uzun vadede raylı sistem ve metro hatları elbette ulaşıma en büyük rahatlama getirecektir.
Ancak kısa vadede otobüs sayısının hızla artırılması zorunludur.
Geçtiğimiz günlerde Başkan Böcek, bir basın toplantısı yaparak yeni 60 tane otobüs alındığını ve bu konuda sıkıntıları bir nebze olsun hafifletmeye çalıştığını açıkladı.
Ama bu yetmez.
Bence yeni otobüs satın almak yerine mevcut halk otobüslerini satın alarak belediyenin toplu ulaşımda kar amaçlı değil, hizmet odaklı bir çalışma yürütmelidir…
Kalıcı olan hizmet de budur…