Günlerdir anlattığım bir şey var düşünün ki beni nasıl etkilemiş. Etkilemekten kastım hayretler içerisinde kalmış olmam tabii ki, başka bir şey değil. -Gerçi biz toplum olarak onca olaydan sonra şaşırmayı hala nasıl beceriyoruz o da ayrı-
Her fırsatta söylerim ki mesleğimi aşkla yapıyorum hem mesai saatlerinde hem kalan zamanımda insanlar üstüne düşünerek.
Dolayısı ile olaylara şöyle bakıyorum; Her şey insanlar için. Her şey normal, olabilir, gerçekleşebilir, problem varsa düzeltilebilir. Ve bunun için ne olması gerekiyorsa o yapılır.
Biraz daha açacak olursam konuyu; Şöyle bir telefon aldım x bir hekimden. Bir genç hastasının yoğun çocukluk travmaları ve aile içi problemleri var. Bu sebeple bioenerji ve hipnoz yapan birini arıyor. İşin enteresan olanı ise bu noktada başlıyor neden bunu bir psikoloğa soruyorsun? Çünkü meslek grubu olarak zaten travmaları çok önemsiyor ve doğru ellerde çözüme kavuşturmayı hedefliyoruz.
Sağlıkçı olmanın en önemli etik kurallarından biridir bu. Doğru uzmana yönlendirmek! Biz psikologlar bile kendi aramızda konunun uzmanı kim ise danışana bilgi veriyoruz. Kaldı ki bir de bionerji uzmanı önerelim.
Neymiş biri varmış bioenerji ve hipnoz yapan ama çok uzakmış. Tamam, enerji işlerine inanırım. Zaten bu inançlar ile çok ilgilidir. Bilirsiniz ‘plasebo etkisi’ deriz. Kişi kendine iyi geleceğine inandığı her yolu deneyebilir, mutlu olurum. Ancak buna danışan karar verir. Biz sağlıkçı olarak bu yolu önermemeliyiz.
Kimin enerjisine girdiğin, kimin neyi ne kadar bildiği çok önemli yoksa o enerji içinde yanlış hipnozda kaybolur gidersin aman ha (sesli güldüm).
Açıkçası ben önermiyorum, sadece hipnoz yapan birini biliyorum bioenerjisiz, o da psikolog değil dediğimde “Daha önce psikoloğa gitmişler çok daha kötü olmuşlar” deyince bende iş orada bitti zaten.
Her hekim-her uzman, her danışana iyi gelecek diye bir şey yok. Her markette istediğiniz her şeyi bile bulamıyorsunuz. Diş hekimine gidip memnun kalmayıp başka yere gidiyorsunuz. E konu psikoloğa gelince sihirli değnek bekliyorsunuz. Valla keşke olsa da önce bu zihniyetleri yok etsem harika olurdu.
Gel sen bakalım şöyle, iki abra kadabra hoop harikayız. Nerdee…
Aah ah biraz aydınlanma diliyorum.