Hafta sonu 30 yıllık dostum olan “Tahsin Balık’ın” davetiyle yeğeninin Kepez’deki düğününe katıldım.
Tahsin, Adıyaman Gergerli bir Zazadır ama 40 yıldır Antalya’da yaşıyor.
Düğün salonu yaklaşık bin kişilikti ama ben böyle bir katılım görmedim…
Yaklaşık 2 bin davetli vardı.
Tam düğünün en şerbetli anında Tahsin kardeşimin davet ettiği CHP Kepez Belediye Başkan adayı “Mesut Kocagöz” salona girdi.
Kocagöz’ün salona girdiği anons edildiğinde Tahsin Balık’ın eşliğinde salona girmiş olan Mesut Kocagöz’e müthiş bir ilgi başladı.
Yüzlerce insan etrafını sarıp kucaklaştı…
Tahsin’den öğrendiğime göre salonda bulunanların kahir ekseriyeti Gergerli, Çüngüşlü, Siverekli, Çermikli Zazalar ile Mardinli Kürtlerden oluşuyordu ve bunların bir kısmı AK Parti’ye, bir kısmı da DEM Partisi’ne oy veriyorlardı ama Mesut Kocagöz’ü kendilerinden kabul edip kucaklamışlardı…
Bunu masada otururken Mesut Kocagöz’e sordum, aynen şu cevabı verdi.
“Ben 20 yıldır Kepezlilerle yaşıyorum.
Hiç kimsenin kimliğine bakmadan hangi dertleri ve sorunları olsa yanlarında oldum ve yardımcı oldum.
Bu nedenle beni iyi tanırlar ve severler…”
Kocagöz’le tam bunu konuşurken düğünün sahibi ve Zazaların arasında adeta bir “ombutsman” durumunda olan Tahsin Balık araya girdi ve şöyle dedi.
“Geçmişte CHP’ye oy vermeyen binlerce Zaza ve aşiret mensubu bu kez partisine bakmadan Kepez’de Mesut Kocagöz’e oy verecek ve destekleyecektir.”
Düğün salonunda bu sevgiyi ve dostluğu hissedince “Doğrusu CHP, Kepez’de ilk kez doğru bir aday belirlemiş” diye düşündüm.
***
Bu arada biraz da yıllar sonra bir araya geldiğim Zazalardan kısaca söz etmek istiyorum.
Salonu incelediğimde epey şaşırmadım dersem yanlış olur…
Tahsin ile gelen ilk kuşak hala geldikleri gibiydi ama Antalya’da doğan ya da küçük yaşta ailesiyle gelmiş olanlar son derece modern görünümlüydü…
Kent kültürünü özümsemiş bir nesil gördüm orada…
Bu değişimin nasıl olduğunu Tahsin Balık dostuma sordum…
Çok yerine bulduğum tespitlerini şöyle açıkladı.
“Benim ilk geldiğim yıllarda bütün bu insanların büyükleri köylerinde yaşıyor, gelenekçi ve tutucuydular.
Yıllar içerisinde onlar da Antalya’ya geldiler…
Çocuklarının okumaları gerektiğini fark ettiler ve kızları da dahil olmak üzere büyük çoğunluğu üniversite bitirdi…
İş yerleri açtılar, çalıştılar ve dünyanın değiştiğini, bu değişime ayak uydurmaları gerektiğini fark ettiler.
Özellikle yeni nesil gençler hızla kendi kültürlerinin yanı sıra Antalya’nın kent kültürünü de içselleştirdiler…”
Tahsin’in anlattıklarını sahnede görüyordum…
Abiye elbiseleri içinde kızların, smokin giymiş genç delikanlılarla dans ettikten sonra hep birlikte halaya durmaları bu değişimin özeti gibiydi…
Mehmet Talay ben şahsen 29 Yıldır kepezin varoşlarında aynı kaderi köyü yakılmış Kürtlerle ötekileştirmiş işçisiyle inancından dolayı Alevi’siyle sanayiye gidip 3-5 kuruş ekmek parsını kazanan genciyle otele giden dar gelirli insanıyla kent kimliğini kazanamamış kepezde oturuyorum. Mesut beyle karşılaşmadım 25-26 yılını siyasete vermiş biri olarak Kaldıki Tahsin Balık Kürt bir Aileniden gelmedir.Benimde iyi bir dostum hemşerimde. Zazaki lehçesini konuşur bende zazaki lehçesiyle konuşan ama biz Kürt’üz bir kürdüm Kürtler aynı siyasi görüşü paylaşmasa akrabalık bağlarını zayıflatmazlar. Mehmet Talay da D.bakır Haneli ailesi sanırım zazaki konuşur. Yaklaşım Kürt’ü bir birinden lehçelerle ayırmak değil Kürtler dili kültürü geleneğini birlikte yaşarlar farklı siyasi görüşleri olsa dahil